ÇARE SARIGÜL


#Sarıgül #Şişli #Adalet #Hukuk

(Not: Ben yazdım diye değil.
Emir Sarıgül bugün istifa etti.
Bu istifa açıklamasına dikkat edin.
Meclis üyelerinin ve üyeliğinin altını çiziyor.
Babası gibi 'meclis üyelerim' diyor.
O da meclis üyesiyken, diğer meclis üyeleri nasıl onun oluyorsa!
Diyor ki, ey Hayri sen bize tutuklusun.
Meclis bende hiçbir şey yapamazsın.
Ya "se se" ya "şe şe" istifa edeceksin.
.... ve başkan meclis üyelerinin oylarıyla ben olacağım. )


Şişli’de yaşananlardan dizi çıkar.
Hatta sinema filmi de olabilir.
Biraz çalıntı olacak ama adını da koyabiliriz.
“Bir zamanlar Şişli’de”
Ya da çok sevgili sanatçı dostlarımız bir tiyatro oyunu kotartabilirler.
Ne de olsa çoğu Şişli sınırlarında oturuyorlar.
Sevgiyle yaşıyorlar.

Malum CHP yenileniyor!
Bu yenilenmenin doruk yaptığı tarih 2004.
Yerel seçimler vardı.
Seçimlerde tahminleri altüst edip, Yeni CHP’nin bayrağını İstanbul Büyükşehir Belediyesi burçlarına dikeceklerdi.
Bunun için herşeyi yaparlardı. Yaptılar.
Hırsızlık gerekçesiyle ihrac ettikleri Mustafa Sarıgül’ü, aklayıp paklayıp partiye geri aldılar. Aday yaptılar.
Sarıgül banko Şişli’yi niye muhtemel İstanbul’a tercih etti.
Detaylarını bilmiyoruz.
Ama anladığımız kadarıyla Şişli’de Ebedi Başkanlık vaadiyle böyle bir karar almış.
Nasılsa genlerinde var.

Genlerinde birşey daha var.
Hanedan.
Hanedan ne demek?
Hanedan özetle Hükümran Aile demek.
Osmanlı Hanedanının yerine kendi küçük küçük hanedanlarını koymuşlardı ya.
Aynen devam ediyorlar.
Mustafa Sarıgül oğlu Emir Sarıgül üzerinden, İnönü’ler Hayri İnönü üzerinden hanedanlık iddialarını devam ettiriyorlar.
İmtiyazlarını babadan oğula devrediyorlar yani.
Ve fekat bu sefer çıkarları çatıştı. Kavga çıktı.
İnönüler alışıktır böyle kavgalara.
İlk İnönü Mutlak Şefle bile kavga etmişti.

Şeffaf toplum, şeffaf toplum diye diye çığırtkanlık yapanlar var.
Onlara önemli bir iş düşüyor.
Bu hanedanlar niye, ne için birbirine düştü bir şeffaflaştırsınlar da görelim.
Çoğu kavga konusuna bulaşık olduğundan son derece kibar haberler yapıyorlar.
Kamuoyuna yapılan açıklamalar dışında bir haber yok.
Mesela şunu bir sorgulasınlar: Belediye Başkanları yardımcılarını, meclis üyeleri ya da memurlar arasından kendileri atarlar, gerek gördüklerinde de değiştirirler, Şişli Belediye Başkanımız Veliaht Hayri İnönü neden böyle bir tasarrufta bulunamıyor?

Hemi de kendi ve eşi: Bizi ölümle tehdit etti. Amerika’daki çocuklarımızı da tehdit etti.
Biz burada günlük işlerimizi yaparken sayın başkan çocuklarını korumak için Amerikalara gitmiş.
Bütün olanları hem CHP yönetimi hem de Kılıçdaroğlu biliyormuş.
Sarıgül hanedanlığından hemen ses geldi. Ata Sarıgül, zinhar hepüsi iftiradır dedi.
Demokratik medya, demokratik hukuk, demokrat siyasetçiler nerede?
Bir avukat arkadaşımı aradım sordum.
Ölümle tehdit etmenin cezası ne dedim?
Sordu ne karşılığında?
Mesela dedim: istediğim bir şeyi yapmadı, istediğim bir şeyi vermedi?
5 yıl dedi.
Şişli Belediye Başkanı ve Eşi, neden, neler karşılığında olduğunu söylemiyorlar ama Mustafa Sarıgül’ün kendilerini ve çocuklarını ölümle tehdit ettiğini söylüyorlar.

Yok mudur bunun bir suç duyurusu kadar kameti kıymeti?
Süheyl Batum’u, Birgül Ayman Güler’i ihraç gerekçesiyle sigaya çeken CHP için bu konunun hiç mi ehemmiyeti yoktur?

Belki de yoktur.
Egemenlerin hukuku belki de sadece ‘ötekiler’ için geçerlidir.

Sarıgül daha belediye başkanıyken, duvarlara “çare sarıgül” yazdırırdı.
Kaynağı nereden buluyordu bilmiyorum! ama iyi fikirdi.
Belki de bu Biçare CHP’den kurtulmak için Çare Sarıgül’dür...

Kimbilir?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MELEKLERİN İNTİKAMI

Irishman Çok Uzuuuuuuuuun!

OSMANLICA SARIŞIN ÇEKİK GÖZLÜLERİN İŞİ